404 Page Not Found
Aradığınız sayfa bulunamadı. 



Anasayfaya Dönmek İçin Tıklayınız
Birman Kedisi Özellikleri ve Bakımı

Genel 

Birman Kedisi Özellikleri ve Bakımı  96

Birman Kedisi Özellikleri ve Bakımı

Nazik, aktif ve eğlenceli, ancak meşgul olduğunuzu gördüğünde sessiz ve göze batmayan Birman, mükemmel bir arkadaştır. Fiziksel özelliklerBu oldukça ağır hatlar üzerine inşa edilmiş uzun ve sağlam bir kedidir. Çarpıcı, yuvarlak, mavi gözleri nazik bir ifadeye sahip olan Birman, tüm kedi severler tarafından kolayca tanınır. Renkli, tercihen altın dökümlüdür ve patilerine beyaz çorap giyer. (İlginçtir ki, kedi doğumda saf beyazdır, ancak daha sonra renk kazanır.) Ön patideki beyaz kaplama, patinin ikinci ve üçüncü eklemleri arasında sona ererken, arka patilerde tüm ayak parmaklarını kaplar ve yukarı doğru uzanır. Kişilik ve MizaçDoğası gereği nazik ve sevecen olan Birman, sadık ve sadık bir yoldaş olmanın tüm özelliklerine sahiptir. Başa çıkması en kolay kedilerden biridir ve belaya en az neden olur.Akıllı ve meraklı, eğitime son derece duyarlı. Hayranlığın tadını çıkarmayı sever ve çok fazla sevgi ve ilgi bekler. Yabancılarla tanıştırıldığında, Birman çekingen ve korkulu olmaktan çok meraklıdır. Ayrıca evdeki çocuklara ve diğer evcil hayvanlara kolayca uyum sağlar. TarihiBu kutsal Birmanya kedisinin tarihi efsaneye dalmış durumda. Hikaye, saf beyaz kedilerin Burma’da (bugünkü Myanmar) Lord Buddha’ya adanmış tapınaklarda yaşadığına kadar gider. Cennetteki meskenleri için dünyadan ayrılan rahiplerin ruhlarının kutsal taşıyıcıları olarak kabul edildiler. Bu işleme dönüşüm adı verildi.Tanrı Tsun-Kyan-Kse bu sürece başkanlık etti ve parlak safir gözlü altın bir heykelle sembolize edildi. Rahip olarak görev yapan Mun-Ha, bu tanrıçaya LaoTsun tapınağında tapardı. Altın heykelin önünde akşam duaları için saygı duyulan beyaz kedilerden biri olan Sinh’e sık sık eşlik etti. Bir gün, Siam’dan gelen zalimler tapınağı yağmaladı ve Mun-Ha’yı öldürdü.Son nefesini vermek için yatarken, sadık arkadaşı Sinh, pençelerinden birini Mun-Ha’nın kafasına dayadı ve altın heykele baktı. Bir mucize gerçekleşti: Sinh, dünyevi bir renk tonu ve safir mavisi gözleri olan altın renkli bir kediye dönüştü. Ancak pençeleri, saflığın bir sembolü olarak orijinal renklerini korudu. Tapınağa ait tüm kediler de bu sihirli değişime uğradı. Sinh, arkadaşı için yas tutarak ve yemek yemeyi reddederek bir hafta sonra öldü. Efsaneye göre Mun-Ha’nın ruhunu cennete taşıdı.Bununla birlikte, ırkın kökeni hakkında 1919’a kadar izlenebilecek daha bilimsel bir hikaye var. O sıralarda birkaç maceracı Birman kedisi Burma’dan Fransa’ya naklediliyordu. Gelişlerinin arkasındaki hikayenin iki hesabı var.Bir hikayeye göre, Tsun-Kyan-Kse tapınağı tekrar saldırıya uğradı. İki batılı, Binbaşı Russell Gordon ve Auguste Pavie, birkaç rahibin ve kutsal kedilerinin Tibet’e kaçmasına yardım etti. Fransa’ya döndüklerinde, verilen hizmetler için iki Birman kedisi hediye edildi. Daha sıradan bir anlatıma göre, bu kediler bir Bay Vanderbilt tarafından satın alındı, o da onları LaoTsun tapınağına ait memnun olmayan bir hizmetçiden satın aldı. Kedilerden biri olan Madalpour yolculuk sırasında vefat etti, ancak dişi kedi Sita Fransa’ya ulaştı. Yolculuk sırasında hamile kaldıktan sonra, Sita genellikle Avrupa’da Birman ırkının reisi olarak kabul edilir.Cins yayılmaya devam edecekti ve 1925’te Fransa’da resmen tanındı. İkinci Dünya Savaşı, Avrupa’daki Birmanlıların sayısını büyük ölçüde azalttı ve neredeyse yok olmalarına neden oldu. Bununla birlikte, birkaç kurtulan, türün sürekliliğini sağlamıştır. Dikkatli geçişlerle, Birman bir kez daha geri döndü ve 1955’te İngiltere’ye ihraç edildi, ancak 1966’ya kadar resmi olarak tanınmadı. Birmans 1959’da Amerika’ya tanıtıldı ve 1966’da Cat Fanciers Association tarafından resmen tanındı. Cins o zamandan beri insanların kalbinde yer edindi ve en popüler olanlardan biri. Tüm federasyonlarda Şampiyonluk statüsüne sahiptir. 

Silah doktoru

Kedi mamasi

2023-12-21 00:27:29

Kedilerde uyku

Genel 

Kedilerde uyku  84

Kedilerde uyku

Kedilerde Uyku Uyku tüm kedilerin en doğal dinlenme biçimidir. Kediler günlük işlevlerini gerçekleştirebilmek için uzunca bir süre uykuya ihtiyaç duyarlar. Kedilerin gün içinde uykuya ayırdıkları zaman, yaş ve aktiviteye bağlı olarak 14 ile 18 saat arasında değişmektedir. İnsanlarla karşılaştırıldığında kediler yaklaşık 2 kat daha fazla uyurlar. Kedilerin bu uzun uykuları bizimki gibi kesintisiz değil, kısa aralıklarla tekrarlanan hafif uykular şeklindedir. Toplam uykularının ancak üçte birinde derin uykuya girerler. Kalan uyku diliminde ise dış uyarılara açık, yarı uyanıktırlar. Yeri gelmişken olası kazaları önlemek için bir hatırlatma yapmakta fayda var.  Özellikle kışın kediler soğuktan korunmak için arabaların motorlarında veya lastik üstlerinde uykuya dalabiliyorlar. Sabahları arabamızı çalıştırmadan önce lastiklerine bakıp arabanın kaput kısmına gürültü yapacak şekilde vurursak derin uykudaki bir kediye istemeden zarar verme ihtimalimizi ortadan kaldırabiliriz. Kedilerin neden bu kadar uykuya ihtiyaçları olduğu tam olarak anlaşılamasa da, zaman zaman sergiledikleri olağan üstü çevik ve inanılmaz hareketleri yapabilmesi için gerekli enerjiyi, bu süreçte depoladıklarını düşünebiliriz. Özellikle genç, yaramaz kedilerin evde yoğun azma aktivitelerinden sonra ölü gibi yattıkları tüm Kedicilerce bilinir. Enerjilerini son noktaya kadar tüketen, hiperaktif yavru kedilerin uykuya dalmaları da çok ani olur. Bu anda yavru kedi yer mekan ayrımı yapmadan birkaç saniye içinde uykuya dalar ve yarı koma halinde uzunca bir süre uyur. Onu bu şekilde görmek ayrıca çok eğlencelidir ve birçok kedi videosuna malzeme olmuştur.  İşte 18 saat gibi nerdeyse bir günün tamamına yakın süresini uyuyarak geçiren bu tür kediler bir sonraki azma periyoduna kadar ancak böyle enerji toplarlar. Çoğu Yavru Kedici bu yarı koma uyku halini bir problem zanneder ve endişelenir. Oysaki bu yavru kedilerin bedensel ve ruhsal gelişimleri için gereklidir. Ancak kedilerin uyku saatleri ile insanların ki arasında derin fark vardır. Kediler doğaları gereği gündüzleri uyurken, geceleri uyanık ve aktif olma eğilimindedirler.  Güneşin battığı ve doğduğu saatler kedilerin doğada avlanma için en aktif oldukları zaman dilimleridir. Yavru kedi sahipleri için uykusuz geceler anlamına gelen bu nahoş durumu önlemek için, aşırıya kaçmadan gündüz saatlerinde kedimizi oyuna özendirerek, onun uyanık kalmasını sağlayabiliriz. Kediler rüya görürler mi? Kesinlikle evet. Bilimsel olarak tam kanıtlanamasa da kedilerin derin uykularında mırıldanmaları, ayaklarını hareket ettirmeleri, kuyruklarını sallamaları, nefes alıp vermelerinin artması, bıyıklarını oynatmaları gibi bir çok davranış biçimi rüya gördüklerinin işaretidir. Bir kedi için güvende olmanın ne kadar önemli olduğunu daha önceki sayılarımızda anlatmıştık. Güven kedilerin hayatlarının yarıdan fazlasını teşkil eden uykunun anahtarıdır.  Kedilerde yeterli uykunun alınmaması birçok sorunlara neden olabilir. Sağlıklı ve mutlu kedi uykusunu almış kedidir. Uyku bozukluğu, kimi kedilerde kronik hale gelip çok büyük sorunlara neden olabilmektedir. Onun için kedimizi uyurken rahatsız etmemeye özen göstermeliyiz. Sessiz, sakin, güneşli, sıcak ve yüksek yerler kedimiz için ideal uyku alanlarıdır.  Çok absürt (yine Tecrübeli Kedicilerin bildiği gibi en olmadık yerlerde uyuma yeteneğine sahiptirler) değilse kedimizin tercih ettiği uyuma mekanını değiştirmeyiniz. Yatak Sizinle yatmasına izin verecekseniz yatak ihtiyacınız pek olmayacaktır. Ama kediniz de zaman zaman sizden sıkılacak ve yalnız olmayı tercih edecektir. Ona ait özel bir yatağın olması her zaman işinize yarar. Bu arada bir konuya da açıklık getirmekte fayda var. Eğer kedinizle aynı yatağı paylaşmayı düşünmüyorsanız kesinlikle Gerçek Kedici olamazsınız.Peki kedimizin en önemli özel eşyası olacak yatağın özellikleri neler olmalıdır. Bir kere yumuşak ve rahat olmalıdır.  Kolay temizlenebilir hatta yıkanabilir olmasında fayda var. Yavru kediciler için bile kedilerin ne kadar temiz olduklarını hatırlatmamıza gerek yok zannedersem. Son olarak etrafı hava akımlarına karşı korunaklı olmalıdır. Bu özelliklerin tamamına sahip, kediler için üretilmiş çok çeşitli ürünleri, pet shoplarda kolaylıkla bulabilirsiniz. Ancak güzel ve doğal görünse de sadece hasır yatakları önermiyorum. Hem kedimizi cereyandan korumaz hem de zamanla eskiyen hasır parçaları kedimize zarar verebilir. Ayrıca kolay temizlenemediği için de mikrop ve parazit yuvasına da dönüşebilir.  Evinizde kendiniz de yastık, battaniye, plastik leğen, karton kutu ve benzeri malzemelerden de oluşan yataklar hazırlayabilirsiniz. Son olarak küçük ama önemli bir ayrıntı var, o da aldığınız veya yaptığınız yatağı kedinizin beğenmesi.  Kedinizin beğenmediği bir yatakta yatmasını beklemek Yavru Kediciler için hayalcilik, Tecrübeli Kediciler içinse saflık olur.  

Silah doktoru

Kedi mamasi

2023-12-31 15:43:19

Kedilerde pire alerjisi

Kedi hastalıkları 

Kedilerde pire alerjisi  116

Kedilerde pire alerjisi

Kedilerde Pire Alerjisi Pireler hala kedilerde kaşıntının en önemli nedenlerinden birisi olmaya devam ediyor. Dünya çapında kedileri en çok enfeste eden pire türünün Ctenocephalides felis (kedi piresi) olduğu biliniyor ve etken, sadece kedileri değil, köpekleri ve diğer memelileri de enfeste ediyor. Kedilerde pire alerjisi, miliyer dermatitisden eozinofilik granüloma kompleksine kadar, farklı yüzlerle karakterize, sık karşılaşılan bir problem haline geliyor.Yaz döneminin yaklaştığı ve sıcakların yavaş yavaş artmaya başladığı bu zamanlarda pire alerjisi gibi dermatit problemleri evcil dostlarımız için sorun olmaya başlar. Pire alerjisi ile başa çıkabilmek için de pirelerin yaşam döngüleri ve bulaşma yolları ile ilgili bilgi sahibi olmak gerekir. Pire ısırığı mekanik irritasyon ve kaşıntılı pire alerjisi dermatitisinin yanı sıra şiddetli enfestasyonlarda anemiye neden olur ve Dipylidium caninum, Bartonella henselae, Rickettsiafelis ve Haemoplasma türleri ile feline leukaemia virusun bulaşmasına aracılık eder. Pirelerin biyolojileri Pirelerde, yumurtadan erişkine geçiş süreci ortalama 21 gündür. Erişkin pireler konakçı üzerinde yumurtalarını bırakır, çevreye düşen yumurtalardan çıkan larva, dışkı artıkları ile beslenerek larva pupa ve erişkin safhasına geçer. Pupa formu ortam koşullarının uygun olmaması halinde, uygun koşullar sağlanıncaya kadar, 1 yıl boyunca kozada bekleyebilir, ki bu durum pire sorununun çözümlenmesi konusunda önemli bir engeldir. Yumurtadan larva ve pupaya geçiş juvenil hormon tarafından kontrol edilir. Pireler kan emebilecekleri uygun bir konakçı buluncaya kadar, yaklaşık 2 hafta yaşamlarını sürdürebilirler. Konakçıda 100 gün yaşayabilen pireler, konakçıyı terk ettikten sonra ancak 2-4 gün yaşayabilirler. Alerji nasıl oluşur? Pire alerjik dermatiti bir hipersensitivite durumudur ve pirenin salyasında bulunan, konakçıyı ısırdığı sırada konakçının vücuduna verdiği antijenler tarafından tetiklenir. Pire salyasında bulunan antijenler polipeptiddirler. Köpek ve kediler bu antijenlere bireysel olarak farklı yanıt verirler. Klinik tablo Kaşıntı durumu, klinik tabloya öncelikli olarak hakim olan bulgudur. Bunun yanısıra;Milier dermatit; Tüm vücuda yayılabilen, 2-3 mm çapında kabuklu lezyonlarla karakterizedir, deri ve kıl örtüsü yağlı ve kepekli olabilir. Simetrik alopesi; Pire alerjilerinde gözlenen bir diğer semptom olabilmektedir. Eozinofilik granüloma kompleksi; Eozinofilik ülser, plak veya granulomdakine benzer kutanöz reaksiyonlar şeklinde olabilir. Eozinofilik ülser daha çok dudakları etkilerken, diğer formlar tüm vücutta şekillenebilir.  Kutanöz lezyonlar genellikle abdomendedir, mukokutanöz bölge de etkilenebilir. Lezyonlar yuvarlak, eritematöz, sızıntılı ve ülseratiftir. Ayırıcı tanıKedilerde kaşıntıya neden olan ve pireden kaynaklanmayan diğer nedenler ;– Gıda alerjisi– Atopi ( ev tozu/akarları, polen )– Sinek ısırıkları– Kulak parazitler– Bakteriyel/ektoparaziter enfeksiyonlardır Kesin tanı için pire olasılığının elimine edilmesi gerekir Pireye karşı hipersensitivite göstermeyen hayvanlar aşırı yalanmadıkları için üzerlerinde her zaman pire görülebilir buna karşın alerjik hayvanla sürekli ve obsesif biçimde yalanarak üzerlerindeki pireleri çevreye yaydıkları için pireler oldukça az görülebilir veya hiç görülemeyebilir. Deri testi; Alerjiyi ortaya koymak için ticari olarak satılan pire antijeni ile intradermal deri testi ya da pire salyası antijeni ile in vitro testler uygulanabilir. Tedavi ve kontrol Farklı etken maddeleri içeren pek çok ilaç olmasına rağmen kedilerde pire kontrolü zorluğunu korumaya devam etmektedir. Kedi sahipleri genellikle pire tedavisini takiben kedilerinin aşırı yalanmaya devam ettiklerini belirterek şikayetçi olmaya devam ederler. Ancak pire kedinin vücudunda sadece 5 dakika boyunca kan emer ve uygulanan ilacı ancak bu sırada alması mümkündür, tok bir pireye ilacın verilmesi olası değildir ve bunun bir yolu da yoktur. Ayrıca kedi ilaç uygulanmadan önce ısırılarak antijeni aldığı için bir süre daha kaşınmaya devam edecektir. Hipersensitif hastalarda kaşıntının sürekliliği için minimal düzeyde maruz kalma yeterli olabilir ancak hayvanın üzerinde çok fazla pire bulunması daha sık ısırılmaya ve daha fazla antijene maruz kalması anlamını taşımakta olup, reaksiyonun şideti ve sürekliliğini güçlendirir.  Bu nedenle en kısa zamanda hayvanın vücudunda ve çevresinde bulunan pire sayısının azaltılması amaçlanır. Kombine bir tedavi programı oluşturulmalı ve bu programa hastanın alerjik olduğu da dikkate alınarak, alerjiyi tedavi edecek uygulamalar da dahil edilmelidir. Çevreye yayılmış olan pirelere karşı elektrikli süpürge kullanımı etkili olabilir ancak uygulanan vakum bir yandan mevcut pire, yumurta, pupaları ortamdan uzaklaştırırken diğer yandan pupa formunda olanların aktif hale gelmesine neden olarak popülasyona yeni erişkin pirelerin katılmasına neden olur. Kedilerde uygulanan tedavi prtokolü genellikle aşağıdaki gibidir;– 8 haftalıktan küçük kedi yavrularında; piretrin içeren şampuanlar,– 8 haftalıktan büyük kedi yavrularında; fipronil damlalar,– Erişkin kedilerde; imidakloprid veya fipronil damlalar kullanılabilir. Bazı durumlarda bunlar lufenuron ile kombine edilmelidir. Eozinofilik granüloma kompleksi şekillenmesi durumunda;İmmunosupresif tedavi genellikle çok etkilidir ve glukokortikoidler uygulanır. – Prednizolon 2 – 4 mg/kg/gün, 2 hafta boyunca verilir.– Metilprednizolon, 1 mg/kg, oral, günde bir kez, iki hafta boyunca uygulanır ya da 20 mg/ kedi dozunda, SC yolla, haftada bir kez lezyonlar çözülünceye kadar 2-3 hafta uygulanmaya devam edilir.– Siklosporin; 5-10 mg/kg, günde bir kez, 8 hafta uygulanır ve dozu azaltılarak kesilir, uygulama sürecinde hastanın takibi gereklidir,– Interferon alpha-2a. 30-60 unite/kedi/gün, 30 gün uygulanır, interferon alfanın insanlarda eozinofillerden protein granüllerinin salınımını inhibe ettiği bilinmektedir..– Omega-3/omega-6 yağ asitleri tedaviyi desteklerken kortikosteroidlere olan gereksinimi azaltır– Bazı lezyonlar antibiyotiklere pozitif yanıt verirler. Klavamoks, sefaleksin, sefadroksil, klindamycin, 4-6 hafta kullanılmaları gerekir.– Lizin, antihistaminikler ve esansiyel yağ asitleri kombinasyonları ile yapılan tedavi çalışmalarının bir kısmında umut verici sonuçlar alınsa da özellikle glukokortikoidlere dirençli olgularda olumlu sonuç alınamadığı bilinmektedir.

Silah doktoru

Kedi mamasi

2023-12-31 15:46:22

Kedilerde deri ve parmak kanseri

Kedi hastalıkları 

Kedilerde deri ve parmak kanseri  140

Kedilerde deri ve parmak kanseri

Melanositik tümörler, melanositlerden (pigment üreten cilt hücreleri) ve melanoblastlardan (melanositler geliştiren veya olgunlaşan melanin üreten hücreler) kaynaklanan iyi huylu veya kanserli büyümelerdir. Bu tümörlerin genetik bir temeli yok gibi görünüyor; bununla birlikte, 8 ila 14 yaşları arasındaki kedinin bu duruma daha yatkın olduğu görülmektedir. Belirtileri ve TürleriMelanositik tümörler, baş, ayak parmakları (rakamlar), kulak ve burunda daha yaygın olmasına rağmen, bir kedinin vücudunun herhangi bir yerinde gelişebilir. Lezyonun konumuna bağlı olarak pigmentli veya pigmentsiz olabilirler. Ek olarak, etkilenen bölgenin yakınındaki lenf düğümleri büyüyebilir.Bu kitleler yavaş veya hızlı gelişebilir, ancak hastalığın ileri evrelerinde, kanserin akciğerlere yayılması nedeniyle kedi nefes almakta zorlanabilir veya sert akciğer sesleri çıkarabilir. Ayrıca kitleler bir uzvuna yayılmışsa, kedi topal görünebilir veya yürümekte zorlanabilir.Kanser NedeniKedilerde melanositik tümörlerin nedeni şu anda bilinmemektedir. TeşhisHücre muayenesi ve özel boyalar, amelanotik melanomu kötü diferansiye mast hücre tümörleri, lenfoma ve karsinomdan ayırt edebilir. Veteriner hekiminiz, özellikle büyüme bir ayak parmağı (veya parmak) ise, alttaki kemiğin tehlikeye girip girmediğini belirlemek için etkilenen bölgeyi röntgenle çekebilir. TedavisiTümörün ciddiyetine ve konumuna bağlı olarak, veterinerinizin cerrahi olarak çıkarması gerekebilir. Ayrıca cerrahi olarak çıkarma işlemi tamamlanmadıysa veya kanser diğer hayati organlara yayıldıysa kemoterapi önerebilir. Yaşam ve YönetimNüksün erken tespiti çok önemli olduğundan, veteriner hekiminiz ameliyattan sonra düzenli kontrol muayeneleri önerecektir (24 ay boyunca her üç ayda bir). Bununla birlikte, kitlenin geri döndüğünden şüpheleniyorsanız, kediyi derhal veterinere götürmeniz önemlidir.

Silah doktoru

Kedi mamasi

2023-12-21 01:41:07

Kedi kumu

Genel 

Kedi kumu  131

Kedi kumu

Kedi Kumlarının Özellikleri Nelerdir? Kedi kumu olarak sıklıkla kullanılan madenler diatomit, bentonit ve sepiolit’tir.Farklı kimyasal bileşimde ve farklı yapıda olan bu madenler çeşitli işlemler uygulanarak kedi kumu olarak kullanılabilir hale gelmektedir. Diatomit kumlar daha ince yapıda emiş gücü yüksek, beyaz renkli kumlardır. Bentonit ve sepiolite oranla doğada daha kolay bulunan bir maden olan diatomit kumların dezavantajı fazla tozlu yapıda olmasıdır. Doğal diatomit kumlarda karbon katkısı ve ısı işlemi uygulanarak yapısındaki porların artışı sağlanılır. Böylece emiş gücü artırılan diatomit kumlar daha fazla sıvı emme kabileyeti kazanır. Diatomit kumların kullanımı sırasında yaşanılabilecek diğer bir problem ise filtrasyon yeteneğine sahip olmasından kaynaklanabilir. İdrarın kum kabında uzun süre beklemesi söz konusu olduğunda emilen idrarın süzülerek alta geçmesi ve burada birikerek kokuya neden olması mümkündür. Bu nedenle kullanımın sırasında sık sık kum değişimi yapılarak veya ıslanmış bölgeleri temizleyerek koku oluşumuna engel olmak gerekebilir. Bentonit doğada daha sınırlı olarak bulunduğundan daha pahalı olan bir kil çeşididir. Sodyum bentonit ve kalsiyum bentonit olarak iki farklı kimyada olabilen bu kil, kullanılacağı sahaya göre uygulanan kimyasal işlemler ve mineral katkıları ile değişik nitelikler kazandırıldıktan sonra kullanılmaktadır. Kedi kumu amaçlı, saf bentonit olarak kullanılan ve sıvıyı absorbe etme gücü yüksek olan bu kumun en belirgin özelliği topaklanma ve taşlaşmadır. Hızlı bir şekilde emilen idrar kısa sürede topaklanır ve sonrasında da sert bir kitle halini alır. Oluşan bu topakların alınması ile kumun uzun süre temiz kalması mümkün olabilir.Sepiolit özellikle Eskişehir yöresinde üretimi yapılan ve lületaşı olarak bilinen madendir. Beyaz renkte olan sepiolit özellikle toksin tutucu ve topaklanma özelliği yanında temizliği kolay olduğundan tercih edilebilir. Son dönemlerde petshop raflarında değişik markalı ve farklı şekillerde sıkça rastlanılan ve oldukça rağbet gören bir diğer kum çeşidi de slika kumlardır. Bu kumlar kristal kedi kumu olarak da biliniyor. Kullanılması ve temizliği oldukça kolay olan bu kumların en büyük özelliği çok yüksek oranda su emebilmeleridir. Ayrıca çok yüksek oranda kokuyu hapsetmeleri de tercih edilmelerinde en büyük faktör.

Silah doktoru

Kedi mamasi

2023-12-24 22:12:46

Kedi Eğitimi

Genel 

Kedi Eğitimi  121

Kedi Eğitimi

Kedi Eğitimi Her ne kadar eğitim ve kedi birbirine zıt kavramlar gibi gözükse de, mutlu bir birliktelik için şansımızı denemekte fayda var.Her ne kadar eğitim ve kedi birbirine zıt kavramlar gibi gözükse de, mutlu bir birliktelik için şansımızı denemekte fayda var. Kediyi diğer evcil hayvanlardan ayıran ve bizi kendilerine hayran bırakan en önemli özelliği bağımsızlığı olsa da, bu onu eğitmemize engel değildir. Tabi ki eğitim derken köpekte olduğu gibi otur, kalk, getir gibi komutları kedimizin yerine getirmesini beklemek saflık olacaktır. Kedi eğitiminde temel amacımız, ona bir şeyler yaptırmak değil olası kötü alışkanlıkların önüne geçmek olacaktır. Bunu sağlamak içinse, bir aslan terbiyecisinden daha fazla sabra, zamana ve şansa ihtiyacımız olacaktır. Sabır, zaman tamam da şans nedir diye soracak olursanız, her kuşun eti yenmediği gibi her kedinin eğitilemeyeceği gerçeğini bilmeniz gerekir. Sadece siz istiyorsunuz diye kedinizi eğitemezsiniz. En az sizin kadar kedinizin de buna istekli olması gerekir. Böyle kedi var mı diye sorduğunuzu duyar gibiyim ama her şeye rağmen, başta söylediğim gibi şansınızı denemekte fayda var fakat garantisi yok.  1. Tuvalet EğitimiYavru kedicilerin gözünü korkutmamak için, kedi eğitimi gibi zor bir konuya en kolayından başlamakta fayda var. Aslında birçoğumuzun bildiği gibi böyle bir eğitime kedimizin ihtiyacı yoktur. Kediler bu eğitimi, doğumlarını takiben maksimum 6-7 hafta içinde annelerinden alırlar ve bize yapacak bir şey kalmaz. Zaten kedici olmayan normal insanlar için, kediyi tercih etmemizin en mantıklı nedeni de budur. Bu sözümden kedilere bakmamız için başka mantıklı neden yokmuş gibi bir anlam çıkabilir ama gerçek sevgide mantık aranmaz.İşin felsefi kısmını başka sayılara bırakmak üzere biz asıl konumuza dönelim. Nadir olsa da bazı kediler tuvalet eğitimini almamış olabilirler. Bunun temel nedeni annelerinden çok küçük yaşta ayrılmış olmalarıdır. Böyle bir durumla karşılaştığınızda ilk yapacağınız şey, ona kedi kumunu koyduğumuz tuvalet kabının yerini göstermek olmalıdır. Bu mekanı bir kez belirleyin ve yerini zorunlu olmadıkça değiştirmeyin. Burası çok göz önünde olmamalıdır. Kedilerde bizim gibi bu ihtiyaçlarını giderirken yalnız olmak isterler. Kediniz kumla ilk karşılaştığında elinizle kumu eşeleme hareketi yaparak ona burayı tuvalet için kullanması gerektiğinin işaretini verebilirsiniz. Çoğunlukla bir kez denemeyle bu eğitim tamamlanmış olacaktır. Sonrasında kumunun günlük temizliği ve kum kabının haftalık dezenfeksiyonunu yapmak dışında özel bir işleme gerek kalmayacaktır. Kediler yine bizim gibi, bu özel yerin her zaman temiz olmasını beklerler. Birden fazla kedimiz varsa her biri için ayrı kap kullanmakta fayda vardır. Bu konuda kediler çoğu şeyde olduğu gibi paylaşımcı değildir.Kullandığınız kumun markasını da değiştirmemenizde fayda olacaktır.Birçok kedi bundan hoşlanmaz. Zorunlu kalırsak eski ile yeniyi karıştırarak bu geçiş dönemini sorunsuz atlatabiliriz. Son olarak bazı kediler vardır ki gerçekten çoğu insan gibi, insanlar için dizayn edilmiş tuvaletleri kusursuz kullanabilirler. Askerliğini yapmış bir çok Türk erkeği için, bu çoğu insan gibi kelimesi fazla iyimser gelebilir ama bazı kediler bu konuda inanılmaz derecede yetenekliler. Bunun eğitimini nasıl aldıklarını tam olarak çözemedimse de, bu akıllı kedilerin sahiplerini taklit ettiklerini düşünmekteyim. Bu özel anınızı kedinizle paylaşmayı göze alırsanız onu bu şekilde eğitme şansınız olabilir. Ancak unutmayınız her zaman isteğiniz yere ihtiyacını yapmayabilir. Özellikle lavabo ve küvetler de bu iş için kedilerce kullanılabiliyor. Çok hijyenik olmasa da bu eğitim sizi hatırı sayılır kum masrafından kurtaracaktır. 2. Tüy Bakım Eğitimiİlk bakışta tüy bakımının eğitimi olur mu diye düşünmeyin. Bir kediye hele uzun tüylü ise öğretilmesi gereken en önemli şey tüylerinin taranmasıdır. Kediler genellikle kendi kendilerine yeten hayvanlar olarak bilinmesine rağmen tüylerinin bakımları için bizim yardımımıza ihtiyaçları vardır. Ancak çoğu kedicinin bildiği gibi kediler vücutlarının bazı bölgelerinin ellenmesinden bile hoşlanmazlar. Biz bırakın severek okşamayı, kedimizintamamı tüylerle kaplı tüm vücudunu fırçalamamıza alıştırmak zorundayız.Ama neden diye soracak olursanız gereklilikleri şöyle sıralayabiliriz. Tüyleri belli oranda dökülen kedimizde bunlar fırçalanarak uzaklaştırılmaz ise kendini yalama sonucu yutulacak ve midede tüy yumaklarına (hair ball) neden olacaktır. Bu durum en basiti kusmadan, operatif müdahale gerektirecek komplikasyonlara kadar problemlere sebep olabilir. Özellikle uzun ve orta uzunluktaki kedi cinsleri taranmazlar ise tüyleri keçeleşecektir. Sonrasında açılması ve temizlenmesi çok zahmetli olan bu keçeler kedimizin derisinin hava almasını engelleyecek ve birçok deri problemine zemin hazırlayacaktır. Bu durumun düzeltilmesi için tüylerinin tamamının traş edilmesi gerekecektir. Bir çok kedi bu işlem için senede birkaç kez gereksiz yere genel anestezi almaktadır. Fırçalayarak kedimizin tüylerinin ve tüm vücudunun temizliğini de yapmış oluruz. Bu şekilde bizim çok önermediğimiz onların da hiç sevmedikleri yıkanmalarına gerek kalmayacaktır. Bu işlemle ölü tüyler uzaklaştırıldığı ve tüy diplerine masaj yapılarak tüy dökülmesi azaltıldığı için evimizin ve bizim daha az tüye maruz kalmamız sağlanmış olur. Düzenli olarak tüy bakımını yaparsanız kedimizin derisinde veya vücudundaki olası problemleri de zamanında fark edersiniz. Erken teşhis her zaman için faydalıdır. Son olarak başlangıçta uyum sorunu yaşanacak olsa da kedimizle yakınlaşmamızı kolaylaştıracak, aramızda oluşan iletişimi güçlendirecek ve onun bundan zevk almasını sağlayacaktır. Yukarıda anlattıklarımız sizi bu işlemi yapmaya ikna ettiyse sırada kedimiz var. İşin zor kısmı şimdi başlıyor. Öncelikle kedimizi fırçalamaya küçük yaşta başlamalıyız. Hatta evimize geldiği ilk günden itibaren, kaç haftalık olursa olsun bu işleme alıştırmakta büyük fayda var. Bunun için doktorunuz veya pet shoplar kedinizin tüyleri için en uygun fırçayı size önerecektir. Fırçalarken canını acıtmamaya ve mümkün olduğunca yavaş hareket etmeye özen gösterin. Kedinizin yaşı ilerledikçe başarı şansınız azalacaktır. Bu işlemi günde en az 2-3 kez sıkılmasına fırsat vermeden kısa aralıklarla yapmalıyız. Eğer kuyruğunu hızla ve ritmik olarak sallamaya başlarsa mola zamanı geldi demektir. Onu bir şeye alıştırırken çok sabırlı olmalı ve nefret ettirmemeliyiz. Yoksa kaş yapalım derken o bizim gözümüzü çıkarır(tamam abarttım ama en azından tırmalar). Ve sonsuza kadar tüylerini bir daha bize elletmez. Uslu durduğu zamanlar da kedimize çok sevdiği bir yiyeceği ödül olarak vermelisiniz. Kediler köpekler gibi asla aferin ile yetinmezler. Fırçalamayı vücudun tümüne uygulamalıyız. En sık yapılan hata sadece sırt bölgesinin taranması, diğer yerlerin birazda zorluğundan dolayı es geçilmesidir. Özellikle uzun tüylü kediler önerdiğimiz şekilde taranmazlar ise, çok kısa süre içinde tüyleri keçeleşir. Keçeler özellikle kulak arkaları, koltuk altları ve karında oluşur. Bunları uzaklaştırmak için kesinlikle makas kullanmayın. Bu yüzden inanılmaz büyüklükte kesiklere yol açabilirsiniz. Yetişkin ve tüy bakım eğitimi almamış kediler için profesyonel destek almak en iyisi. 3. Tırnak Kesim Eğitimi Evde yaşayan kediler için yapılması zorunlu işlemlerden birisi de tırnakların kesilmesidir. Kedilerin tırnakları özellikle törpüleme imkanları yok ise can sıkıcı sorunlara neden olur. Öncelikle kıvrılarak patilerine batabilir. Bu yaşlı kedilerde daha sık gözlemlenir. Sonra uzun ve sivri tırnaklar biz kediciler içinde istenmeyen yaralanmalara sebep olur. Son olarak en sık şikayete konu olan mobilyaların kedilerce paralanması bu yolla olur. Tüm bunların engellenmesi için en az ayda bir kez kedinizin tırnaklarını kesmelisiniz. Söylemesi kolay yapması zor bu işlem için sabırla şu adımları izlemelisiniz. İşe başlamadan önce kedinizin tırnak anatomisini bilmenizde fayda var. Bunu incelemek için kedinizi bizzat kullanabilirsiniz. Tabiî ki yine sabır ve şevkat ile. Birinci adımda kedinizi kucağınıza aldınız yavaş yavaş önce ayakları sonra patilerini seviyoruz. Ürkütmeden tırnakların üstüne gelin ve onları hafifçe aşağı bastırın. Kedimizin içeri doğru çekik olan tırnağı bu işlemden sonra ortaya çıkacaktır. Artık gizlenmiş tırnakları inceleyebiliriz. Özellikle canlı olan pembe dokuyu görmeye çalışın. Bu kısım, kesme aşamasına geldiğimizde çok dikkat etmemiz gereken bölgedir.Bu işlemi kedinizi huylandırmadan diğer pati ve tırnaklarına yapın. Bundan sonraki aşama doktorunuzun önerdiği bir tırnak makasına (benim tercihim giyotin makaslar) kedimizi alıştırmak olacaktır. Makası önce kedinize gösterin yanına koyun, sonra vücuduna ve patilerine temas ettirin. Dikkat ederseniz daha kesin demedim. Kedi eğitiminde sabır gerçekten çok önemlidir. Yapılacak küçük bir hata bütün her şeyi mahvedebilir. Bu süreç en az birkaç gün sürmeli ve kesinlikle aceleci davranmıyoruz. Siz tırnağın anatomisini öğrendiniz, kedinizde tırnak makasına alıştı. Artık büyük an geldi tırnağı kesebiliriz. Önce en kolay çıkan ve büyük olan işaret parmağını kesin. Acemilik dönemimizde daha önce sözü geçen pembe dokuya çok yaklaşmadan ucundan azıcık kesiyoruz. Kesme bir hamlede ve hızlı bir şekilde yapılmalıdır. Sonrasında bir şey olmamış gibi kedinizi sevin ve onu ödüllendirin. Bu işlem kedimiz hafif uykulu iken daha rahat icra edilebilir. Tüm tırnakları aynı gün (özellikle yeni başlayanlar için) kesmek gerekmez. Arka ayak tırnakları daha az uzadığı için 2-3 ayda bir kesilebilir. Kedimizin tırnağını keserken canını acıtır, hatta tırnağını kanatırsak bundan sonra tırnak kesimi tam bir kabusa dönüşecektir.Biz hastanemizde en komplike operasyonları 3 kişi yapabilirken, basit olarak görülen bir tırnak kesimine 4-5 personelin yardımı gerekebiliyor.Bazen tek kedi onca insanı alt edebiliyor. Onun için tırnakların usulüne uygun ve kedimizi incitmeden kesilmesi çok önemli.Son olarak yukarıda anlattığımız tüm eğitim çalışmalarını tek başına kimseden yardım almadan yapmalıyız. Kedi eğitiminin temeli güvene dayanır ve bunda kargaşaya yer yoktur. 

Silah doktoru

Kedi mamasi

2023-12-24 00:20:37

Kedi maması nereden alınır ?

Kedi Mamaları 

Kedi maması nereden alınır ?  71

Kedi maması nereden alınır ?

Kedi maması nereden alınır ? Çok basit bir soru olmasına rağmen biraz’dan okuyacaklarınız biraz kafanızı karıştıracak gibi. Kedi mamaları hammaddenin toparlanmasından üretim depolama transfer satış noktalarından geçerek küçük dostlarımızın sofrasına gelmektedir. Çok kısa gibi görünse de bu aşamaların her biri kendi içerisinde bazı standartları içermelidirler. Özellikle burada yazacaklarımız üretici ve distribütör firmalar'ın satış noktalarına ürünleri emanet ettikten evlerimize kadar gelen süreci irdeleyeceğiz. Her mama markası kendi adlarına leke gelmemesi için çaba harcarlar ve gereken özeni gösterirler mama ile alakalı problemler üreticinin satıcıya tesliminden sonra başlar.  Genelde büyük şehirlerde olan petshop'lar yada satış noktaları yüksek kiralar ve maliyetlerden dolayı tam bir depo düzeni kuramazlar. Kedi mamalarının sevmediği şey rutubettir. Mamanın depolanacağı yerin rutubetsiz ve havalandırılabilen bir yer olması önemlidir. Mamalar istiflenirken mutlaka yerden en az 10 cm yükseğe istiflenmelidir. Her mama kendi kategorisinde yada markasında istiflenmeli mamaların kokularının birbirine geçmesi engellenmelidir. Mamalar özellikle akvaryum yada veteriner kliniklerinde olduğu gibi kedi yada köpeklerin temas edecekleri yerlerde olmamalıdır. Bazen farkına varmasak ta mama yada ambalajı ile bazı etkenleri evimize bizler taşırız dolayısı ile satıcının gözünden kaçan bu detay sizin için bir kriter olmalıdır. Mamalar teşhir sırasında güneş ışınlarını uzun süre almamalıdır güneş ışınları uzun süre mamaya yansıdığında maalesef aromasını ve lezzetini bozduğu bilinmektedir.  Kedi mamalarının depolandığı yerin ısısının 15 – 25 derece arası olması oldukça önem taşımaktadır Kedi mamaları içeriğindeki Vitaminler değer yitirmekte yağlar de acıma meydana gelmektedir. Çok basit bir sorunun kedi maması nereden alınmalıdır da bir çok kural koyduk işte bu kuralları yerine getiren ve getirdiğine inandığımız satış noktaları bizler için doğru adreslerdir. Satış noktalarının rafları haricinde depo alanlarını kontrol etmekten çekinmeyin saygılarımla.

Silah doktoru

Kedi mamasi

2024-01-19 22:49:07

Kediler Hakkında Doğru Bilinen Yanlışlar

Genel 

Kediler Hakkında Doğru Bilinen Yanlışlar  94

Kediler Hakkında Doğru Bilinen Yanlışlar

Bir çoğumuz kediler hakkında doğru diye bildiğimiz şeylerin ne kadar yanlış olduğunu öğrenince şaşırıyoruz. Aslında bu kulaktan kucağa duyulan lafların sadece bizi kedilere karşı ön yargılı olmamıza sebep oluyormus. Sizcede kediler 9 canlı hayvanlar mıdır? Peki kediler nankörler ve bizi sevmezler mi? Bir de tabi ki siyah kedilerin uğursuzluk getirildiğine inanılır. Gelin bu zamana kadar doğru bildiğimiz yanlışlara biz göz atalım. Kediler 9 Canlı Hayvanlardır.(Yanlış)Evet her ne kadar böyle söylentiler olsada kediler dayanıklı hayvanlardır ama sadece kedilerin bir yaşamları vardır. Kediler dokuz canlı değillerdir ama bazı insanlar dokuz canlı olduğuna inananmaktadır.  Bunun nedenlerinden birisi kedinin, insanların ya da başka hayvanların yaralanabileceği kazalardan az yaralanarak kurtulmasıdır. Çünkü kediler çok esnek yapıya sahiplerdir. Kediler Nankör Hayvanlardır.(Yanlış)Yapılan araştırmalar sonucunda kedi ve sahibinin arasında farklı bir dil icat ettiklerini göstermektedir. Kediler nankör hayvanlar değillerdir. Kediler keyiflerine düşkün hayvanlardır. Ama bu demek değildir ki sizin gösterdiğiniz ilgiye tamamen umursamaz davransızlar. Kediler sahiplerine karşı olan sevgilerini mırıldanarak, ayaklarına sürtünerek ve kucağına atlayarak karşılık vermektedirler. Tabiki kediler köpekler kadar evcil hayvan değillerdir.Köpekler 13 bin yıldır, kediler ise 3 bin yıldır ev yaşamına ve insan hayatına girdikleri için kedilerin tam evcil olduğu söylenemez. Kediler anlık içgüdüleri ile yaptığı hareketler de, agresif tavır sergilediğinde bazı insanlar tarafından nankörlükle suçlanırlar. Kedi bulduğu besini en kısa süre de tüketir ve köpekler gibi onu saklama güdüsüyle hareket etmezler. Kedinin doğasında olan bazı davranışlar gereği yaptığı tavırlarda nankörlük olarak görülemez. Siyah Kedi Görmek Uğursuzluk Getirir.(Yanlış)Bir efsaneye göre cadılar kendilerini kara kediye dönüştürebiliyorlardı. Bu söylenti yüzünden kara kediler uğursuz sayıldı. Eski Mısır’da kara kediler bugünkü inancın aksine kutsal sayılmaktaydılar. Hatta toplum dişi kara kedilerin tanrıça olduğu kabul ediyordu ve bu kedilerin öldürülmesini engellemek için kanunlar bile çıkarılmıştı.O dönemlerde medeniyetin yayıldığı diğer bölgelerde de durum farklı değildi, hatta bazı yörelerde insanın önünden kara kedi geçmesinin şans getireceğine bile inanılıyordu. Yani siyah bir kedi gördüğünüz de saçını seçmeye veya oradan kaçmaya gerek yoktur. Kedilerin hiçbiri uğursuzluk getirmediği gibi ortamdaki negatif enerjiyi emen canlılardır. Bu tamamen vesvese veya hurafedir. Kediler Mart Ayında Çiftleşirler.(Yanlış)Yaygın kanının aksine, kedilerin kızgınlık dönemi Mart ayıyla sınırlı değildir. Çiftleşme dürtüleri Mart, Nisan, Haziran ve Eylül aylarında artar.Tabi hayvanlar insanlar gibi sadece Mart ayını beklemiyorlar cinsel hayatları için. Hayvanlar da aynı insanlar gibi bir yaşama sahiptir. Mart ayı ise onlar için zirve noktası olarak bilinir. Yani kediler sadece mart ayında çiftleşmezler. Kediler Bıyıkları Kesilirse Yürüyemez.(Yanlış)Kediler bıyıkları kesilince yürüyemez diye en sık dile getirilen ve gerçekle uzaktan yakından ilgisi olmayan bir iddiadır. Çünkü kedilerin bıyıkları denge organı değildir. Kediler etrafı algılamak için bıyıklarından yaralanıyorlar ama bıyıklarının dengeleriyle  ilgisi yoktur. Yani kedilerin bıyıklarını kesersek yürüyemezler iddiası kesinlikle yanlış. Kediler bıyıkları olmadan da normal şekilde yürüyebildiği deneysel olarak gösterilmiştir. Kedilerin dengesi, hemen her memeli gibi iç kulakta bulunan organlarla sağlanmaktadır. Kediler Süt İle Beslenir.(Yanlış)Sokakta bir kedi gördüğümüz de direk ilk akla gelen kediye süt verip karnını doyurmaktır. Kedilerde süte bayılırlar ancak bu süt içmenin kediler için yararlı olduğu anlamına gelmiyor. Aksine kediler sütün içerisinde bulunan laktozu sindirmelerini sağlayacak olan laktoz isimli enzim bulunmaz ve bu nedenle sütü sindiremezler. Özellikle  yavru kedilerin bağırsağında biriken laktoz zamanla enfeksiyona, bakteri oluşumuna hatta ölüme bile yol açabilir. Doğada kediler anne sütünden kesildikten sonra bir daha süt içmiyorlar. Dolayısıyla kedilerin süt içmeye ihtiyaçları yoktur, üstelik inek sütü kedilerin sağlığını bozma riski taşıyor. Kediler Dört Ayak Üzerine Düşerler.(Yanlış) Kedilerin dört ayak üzerine düşer söylentisi aslında sadece kedilerin omur, kuyruk ve patilerinin iş birliği ile mükemmel bir şekilde patilerinin üzerine düşme pozisyonudur. Kediler asla sırt üstü düşmez ama kedilerin dört ayaklarını üzerine düştüklerinde yaralanmaması içinde bir yükseklik birimi de vardır. Sadece bir basamak kullanmadan atlayabildiği yükseklik onun yaralanmayacağı bir yüksekliktir. Kediler yüksek bir yerden düşerken kendilerini kolayca çevirirler. Böylece ayaklarının üzerine düşerler. Böyle bir şekilde yere düştüklerinde zarar görme olasılıkları daha düşüktür. Ancak bu durum, kedilerin yüksek bir yerden düştüklerinde hiç zarar görmeyecekleri anlamına da  gelmemektedir. Kediler kısa mesafelerde ayarlayamadıkları anda yan gelecek şekilde de düşebilirler.  Uzun mesafe de ise dört ayak üstüne düşmeleri ivmenin hızıyla bacaklarını kırabilir. Kedilere Düşünce Bir Şey Olmaz.(Yanlış)Sanılanın aksine kediler her zaman dört ayak üstüne düşmez. Özellikle yüksek yerlerden düşme kedilerde ölümle sonuçlanabilecek kadar ciddi sorunlara neden olabilir. Maalesef hayatta kalmak bu kadar kolay değil. Kimin kaç canlı olduğunu bilmiyor olsakta kedilerin travmalarda daha dayanıklı canlılar olduğunu bilmekteyiz. Yüksekten düşen kediye bir şey olmaz tamamen bir uydurmacadır. Her yıl onlarca kedi yüksekten düşerek ya hayatlarını kaybetmekte ya da kırık ayaklarla acı çekmektedir. Özellikle camdan düşmelerde en sık görülen iç kanamadan kaynaklı ölümlerdir. Kırık yada çıkıklar ameliyatla tedavi edilse de hem masraflı hem de eziyetli işlemlerdir. Bu eziyet ve ölümlerde korunmak için küçük tedbirler alarak korunabilirsiniz.Kediler Karanlıkta İyi Görürler.(Yanlış)Kedilerin sahip olduğu çomak hücresi, insanlara göre %20 daha geniş alansal görebilen kedilerinde net bir şekilde görebilmesi için ışığa ihtiyaçları vardır. Kedilerin gözleri insanlara göre daha fazla açılabildiği için gözleri karanlığa insanlardan daha kolay adapte olur fakat kediler karanlıkta daha iyi göremezler. Kedilerde bulunan ‘Tapetum Licidum’ isimli tabaka  yansıtıcı hücrelere sahiptir ve kedilerin gece zayıf ışık kaynaklarından insanlara göre 6 kat daha fazla yararlanabilmesini sağlamaktadır. Tabi kedilerde herhangi bir ufak ışık kaynağının olmaması durumunda (zifiri karanlıkta) görmeleri mümkün değildir. Kedilerin Hepsi her zaman Tüy Döker.(Yanlış)Her kedi her zaman tüy dökmemektedir. Kediler mevsimsel geçişlerde yoğun bir tüy dökmesi yaşayabilirler.  Fakat kediler normal zamanda aşırı tüy dökme bazı hastalıkların habercisi olabilir. Kediniz B vitamini eksikliği yaşıyor olabilir. Kediniz düzensiz ve dengesiz besleniyor ya da kalitesiz mama yiyorsa ve stresliyse daha çok tüy dökebilir. Her gün kedinizin tüylerini tarayın veya tüylerini biraz kestirirseniz hem kediniz rahatlayacak hemde çok tüyleri dökülmeyecektir. Kediler Yalnızlığı Severler.(Yanlış)Kediler köpekler kadar olmasa da insanlardan ilgi görmeyi beklerler. Kediler  günün bazı zamanları kenara çekilip yalnız kalmak isteyebilir. Kediler keyfine düşkün hayvanlardır.  Bu durum kedilerin her zaman yalnız olmaktan hoşlandığı anlamına gelmez. Kedileri evde kısa süreliğine yalnız bırakabilirsiniz ama uzun süreli kedileri evde yalnız bırakmamız, kedilere terk edilmişlik duygusu yaratabilir.  Kedilerin Diş Sayısı İnsanlarınkinden Çok Daha Azdır.(Yanlış)Kedilerin diş sayıları 30 adettir. Yani kedilerin diş sayısı insanların diş sayısına çok yakındır. Ev kedileri sahipleri ile birlikte gezmeye çıkmak isterler.(Yanlış)Ev kedileri eve ve ev halkına düşkün canlılardır. Evde vakit geçirmek onları daha mutlu eder, dışarı ortamda kediniz  strese girebilirler. Evde doğup büyüyen bir kedi için dış dünya türlü tehlikeler ile doludur. Bir ev kedisini dış dünyada ufakta olsa bir geziye çıkarmak hiç beklediğiniz şekilde olumsuz sonuçlar doğurabilecek bir durumdur.Dostunuzun dışarı çıkmak için hevesli görünüyor olması onun buna ihtiyaç duyduğu anlamına gelmez. Sadece, kediler meraklı canlılardır ve pencereden izledikleri dünyayı da her şey kadar merak ederler. Bir evcil kedinin bölgesi zaten evidir, daha fazla ya da açık bir alana ihtiyaç duymaz. Kediler dünyayı siyah ve beyaz olarak görürler.(Yanlış)Kedilerin gözleri bizimkiler gibi renkleri ayrıntılı göremese de dünyayı  siyah beyaz görmezler. Onların gözünde de insan gözündeki gibi üç renk (kırmızı, mavi ve yeşil) algılayıcı vardır. Ancak bunların yapısı farklı olduğundan görüşleri renk körü insanlar gibi epey farklıdır. Mavi ve yeşilin tonlarını ayırt ederler ama kırmızıları ve pembeleri karıştırırlar. Bu renkleri daha çok yeşil gibi görürler, moru ise mavimsi.. Kediler Sadece Tüy Yuttuklarında Kusar.(Yanlış)Kediler sanılanın aksine sadece tüy yuttuklarında kusmazlar. Kedilerde kusma bir çok hastalığın belirtisi olabilir. Bu yüzden kusma ciddiye alınması gereken bir belirtidir. Kedilerde kusma problemini birçok sebep tetikliyor olabilir fakat bunların çoğu zararsız sebeplerdir. Bunları kedinizi sık sık gözlemleyerek fark edebilirsiniz. Kedi Tüyü Kist Yapar.(Yanlış)Kedi tüyü asla kist yapmamaktadır. Bu düşünce oldukça yanlıştır. Zaman zaman kedi tüyü yuttuğunuz zamanlar bulunmaktadır fakat yuttuğumuz tüy kist yapmaz. Halk arasında kedi tüyünün çok zararlı olduğu ve bazı hastalıklara yol açtığı belirtilmektedir. Anca bu durum biraz daha kapsamlıdır. Bazı dolaylı yoldan sebepler bulunmaktadır.Kediler tarafından bulaştığı iddia edilen hastalığın adı toksoplazmozis olarak karşımıza çıkabilir. Bu hastalık parazite neden olan bir enfeksiyon olarak karşımıza çıkmaktadır.İlk olarak 1908 yılında görülen toksoplazmozis, tüm dünyada insanların en çok rastladığı enfeksiyonlar arasında bulunmaktadır. Sadece evcil hayvanların dışkısında ve cinsel ilişkileri sırasında meydana gelebilmektedir.Bunun dışında üremesi mümkün değildir. Bu parazitler ise evcil hayvan dışkısı ile dünyaya çıkmaktadır. Bulaşıcı bir hastalıktır. Toksoplazma anne karnında insan ya da hayvan farketmeksizin bebeğe geçebilir.Fakat gebelik döneminde kedinizin anti iç parazit uygulamasını yaptırmadıysanız, kedinizin dışkısına çıplak elle müdehale etmediğiniz ve her tuvalet temizliğinden sonra ellerinizi yıkamanız bu parazitten korunmak için yeterli olacaktır.Düzenli parazit aşıları ve bakımı yapılan evcil hayvanların ne sizde ne de bebeğinizde ya da çocuğunuzda kist yapma olasılığı yok.  Hamileler Kedi Beslememlidirler.(Yanlış)Hamileler için toksoplazmozis adı verilen enfeksiyon karşı riskli oldukları için  gebelik süreci boyunca hayvan dışkısından uzak durmaları gerekmektedir. Kedinizin kendisinden değil. Kediyi sevmeniz de ve ona dokunmanız da bir sakınca yoktur. Anne adayları kedinizin kumunu eşlerine değiştirtmeleri veya kendileri değiştiriyorlarsa eldiven kullanmaları ve sonrasında ellerini iyice dezenfektan sabunla temizlemeleri hamilelik döneminde sorun yaşama olasılıklarını önemli ölçüde azaltır.  Kediler Bebeklere Zarar Verebilir.(Yanlış)Bu kesinlikle en saçma yanılgıdan birisidir. Kedilerin bebeklere olan sevgisi ve koruma içgüdüsü ile bebeklerin yanında uyuma istekleri olacaktır. Bu durumda sadece her ikisini ara ara kontrol etmeniz gerekir. Çünkü kedi bebeğin ağzının, burnunun üstünde uyuyabilir bu da bebeğin solunumu engelleyebilir.Lütfen dikkat. Evcil hayvanlar, çocuk gelişiminin en önemli parçasıdır bunun da altını çizmek isteriz. Aşıları tam, rutin bakımları yapılan kedilerin çocuklara hiçbir zararı yoktur. Tam tersi yararı vardır ki araştırmalara göre evcil hayvanlar, çocukların bağışıklık sistemini güçlendiriyor. Kediler Pis Hayvanlardır.(Yanlış)Kediler gün içerisinde defalarca kendilerini yalayarak temizlerler. gerçek şu ki kedilerimiz bizlerden çok daha temiz hayvanlardır. Kediler Pislendiği Durumlarda Yıkanır.(Yanlış)Kediler temizlik konusunda oldukça hassas hayvanlardır. Kediler günün bir kaç saati kendini yalanmakla geçirir. Kediniz kirlendikten sonra onu bir havluyla silmek yeterli olacaktır. Ev Kedileri Hasta Olmaz:(Yanlış)Kedilerin hiç dışarı çıkmaması ve hep evde  olmaları hasta olmayacağı anlamına gelmemektedir. Aksine ev kedileri sokak kedilerine oranla daha hassas ve çoğu mikropla tanışmamıştır. Ev kedileri daha savunmasız oldukları için sizin dışarıdan getirdiğiniz, ayakkabılarınız, üstünüz ve elleriniz ile taşıdığınız hastalıklara yakalanabilirler. Burada sizin yapacağınız sağlığa uygun kurallara uymaktır. Dışarıdan gelir gelmez kedinize dokunmayın. Önce ellerinizi yıkayıp daha sonra dışarıyla teması olan kıyafetlerinizi değiştirmelisiniz.  Kedinizin veteriner ziyaretini aksatmamalısınız. Kedilerin Kum Kutuları Kokuyor(neden?)Evet yanlış değil kedilerin kum kutuları kötü kokuyor. Tıpkı bizim tuvaletimizin kötü kokması gibi. Bu yüzden sifonu icat ettiler. Bu problemin nedeni kediler değil, kedilere bakanların kum kutularını günlük temizlememesinden kaynaklanıyor. Gerçek şu ki yaşayan bütün canlılar yediklerini bir şekilde çıkarmak zorundadırlar. Hamster veya kuş için de aynısı geçerlidir. Kedinizin kum kutusunu günlük olarak temizlemeye dikkat edersiniz bu kokuyu önleyebilirsiniz. Kediler Tatlı Severler Ve Biraz Yerlerse Sorun Olmaz.(Yanlış)Kedilerin insanlar gibi tat alma duyuları yoktur. Kediler yediği şeyin tatlı olup olmadığını anlayamazlar. Tatlı yemek, kedilerin ileride katarak gibi göz rahatsızlıklarının ortaya çıkmasına neden olan sebeplerden birisidir. Kediler Eğitilemez.(Yanlış)Kediler eğitime açık canlılardır. Sadece sahinin teknik bilmesi gerekir ve de biraz sabırlı olması gerekmektedir. Kedilerle uğraşırken son derece sevecen, sabırlı ve gerçekçi olmak gerekir. Kediniz sizin beklentilerinizi karşılamıyorsa ona kızarak, istediklerinizi yaptırmaya çalışarak hiç bir şey elde edemezsiniz. Kedinizin size uyum sağlamak için davranışlarını değiştirmesini beklemek hata olur. Kedilere Ceza Verilir.(Yanlış)Ceza vermek tüm canlılar üzerinde ters etki yaptığı bilimsel olarak kanıtlanmıştır. Bu durum kesinlikle en yanlış ve zalim bir yöntemdir. Kediyi asla ceza eğitmez aksine hırçınlaştırır. Kediler Kindardır Ve İnsanlardan Nefret Eder.(Yanlış)Kediler bize kin besleyen hayvanlar değillerdir. Kedilerin idrarları veya dışkıları bize yöneltilen intikam aracı veya silah değildir. Eğer  kediniz evinizde perdeleri yırtıyorsa bu canlarının sıkıldığının bir göstergesidir. Bu kedinize ton balığı vermediğiniz için gerçekleştirdiği bir eylem değildir. Bu yüzden kedinize oyuncaklar veya kedi tırmalama ağaçlarını temin etmeniz gerekir. Sadece Dişi Kediler Sistit Olurlar.(Yanlış)Erkek kedilerin urethraları (sidik kesesi kanalı) dişilerinkinden dört kat daha dar olup dişiler kadar sistit olma ihtimalleri vardır. Kediler Vejetaryen olabilir.(Yanlış)Unutmayın ki kediler insanlar gibi beslenmez, doğalarında et yeme ve avlanma dürtülerini barındıran kedilerin kırmızı ete ihtiyaçları vardır. Sadece kırmızı ette bulunan araşinodik ve torun asitleri elde edebilmesi için tüketmek zorundadırlar.Kedilerin Egzersiz Yapmasına Gerek Yoktur.(Yanlış)Özellikle ev kedileri yer içer oturur ve kilo alırlar. Kedinizle hoş vakit geçirmek aranızdaki bağı güçlendirmek ve onunda hareket etmesini sağlamak sizin elinizdedir. Rutin oyun saatleri ne güzel olabilir. Kedilerin de diğer canlılar gibi egzersiz yapmaya ihtiyaçları vardır. Kedinizle oyun oynarken hem zihinsel hem fiziksel egzersiz yapmalarına olanak sağlamış olursunuz.  Kediler Kolonya, Parfüm Gibi Kokulardan Hoşlanırlar.(Yanlış)Kediler koku konusunda oldukça hassas canlılardır. Kediler, kedi otu ya da Valerian gibi spesifik kokuları severler. Diğer (parfüm, kolonya, oda spreyi vb. ) kokuları özellikle sigara kokusundan hiç hoşlanmazlar. Kedilere Kılçıklı Balık Ve Kemikli Tavuk Verilebilir.(Yanlış)Kedilere çok sık çiğ balık vermek B1 vitamini yıkımına neden olabilir. Bilinenin aksine her kedi kılçıklı balığı kolayca yiyemez. Tavuk kemiklerinin sivri uçları ciddi yaralanmalara neden olabilir ve kedilere kemikleriyle tavuk vermek oldukça sakıncalı bir davranıştır.Kedinize balık veya tavuk vermeden önce mutlaka kılcığını ve kemiğini temizlemeyi ihmal etmeyiniz.

Silah doktoru

Kedi mamasi

2023-12-21 00:00:36

Kedi aşı takvimi

Kedi hastalıkları 

Kedi aşı takvimi  140

Kedi aşı takvimi

Kedi Aşı TakvimiKedilerimize 3 temel kedi aşısı hangi dönemlerde yapılmalı merak ediyor musunuz? Kedi aşı takvimi detaylarına aşağıdaki listeden ulaşabilirsiniz;1 Yaşına Gelmeden Önce;6-8 Haftalık: Kedi İç ve Dış Parazit Aşısı8-10 Haftalık: Kedi Karma Aşısı9-11 Haftalık: Kedi Lösemi Testi ( Leukemia Testi )10-12 Haftalık: Kedi Karma Aşısı (Tekrarı)11-13 Haftalık: Kedi Lösemi Aşısı ( Leukemia )12-14 Haftalık: Kedi Kuduz Aşısı ( 3 aydan küçük kedilere uygulanmaz)1 Yaşından Sonra Ömür Boyu;Yılda Bir Kez: Kedi Karma AşısıYılda Bir Kez: Kedi Lösemi AşısıYılda Bir Kez: Kedi Kuduz Aşısı3 ayda 1: Kedi İç Parazit Aşısı3 ayda 1: Kedi Dış Parazit Aşısı Kedi Aşısı Hakında Bilinmesi Gerekenler;Kedinizin aşı sonrasında bir süre ateş, iştahsızlık ve halsizlik sergilemesi gayet normaldir. Eğer bu belirtiler 24 saatten fazla sürerse kedinizi mutlaka veteriner hekimine götürmeniz gerekmektedir.Aşıların kedimizin sağlığı için yeterli olduğunu düşünmemeliyiz. Bakımı hakkındaki her türlü detayı mutlaka araştırıp kedimizin bakımını layık olduğu şekilde yapmalıyız.Kedinizin aşıları tamamlanmadan onu sokaklara, sokak kedileri ile ve aşısı olmayan kediler ile temas evirmemelisiniz.Kediniz için mutlaka aşı karnesi çıkarttırmalısınız. Bu kedi karnesini güvenli bir yerde saklayıp, düzenli takip etmelisiniz.Bu arada her kedi sahibinin kesinlikle bilmeniz gereken bilgileri burdan ulaşabilirsiniz Kedi Aşı Takvimi Konusunda 2 Önemli Nokta;Aşıların minnoşlara zararlı olduğu, bağışıklık sistemini zorladığı yanlış bir söylentidir.  Bu konudaki duyduklarınıza kulağınızı kapatıp kedinizin aşılarını ihmal etmemelisiniz.Yavruluk döneminde aşıların tamamlatılmasıyla aşı konusunun kapanacağını sanıyorsanız yanılıyorsunuz. Kedinizin veteriner kontrolü ve aşıları bir ömür boyu devam edecektir. Aşı Türleri Nelerdir?Kedi aşı çeşitleri temel ve temel olmayan olarak iki türde incelenmektedir.Temel Aşılar: Yukarıda genel olarak belirttiğimiz aşıları kapsamaktadır. Yavru ve yetişkin kedilerin sağlığını olumlu yönde etkileyen belirli hastalıklara karşı koruma sağlayan aşılar temel aşılardır. Temel Olmayan Aşılar: Uzmanlar ve pedologlar tarafından zorunda kalınmadıkça önerilmeyen, kedilerin sağlığını olumsuz yönde etkileyebilecek aşılara verilen addır.Karma Aşısı Nedir?Karma aşısı kedilerde sık görülen tanımlanmış (Viral enfeksiyon) aşılardan korunması sağlamak için yapılan aşı çeşitidir. 2 ayını bitirmiş her kediye yapılması gereken ilk aşı olan kedi karma aşısı ; feline parvos, herpesVirus, Felin Calici gibi virüs etkenleri içermektedir.1 yaşını dolduran her kedinin yılda bir kez karma aşısı olması gerekmektedir. Özetle karma aşısı kedilerin sık sık hastalıklara yakalanmasını ve tanımlanmış kedi hastalıklarına karşı korunmasını sağlamaktadır. Kuduz Aşısı Nedir?Adındanda anlaşılabileceği gibi kuduza neden olan virüslere karşı kedileri belirli periyotlarda korumaktadır. Kedi kuduz aşısı olabilmesi için en az 3 aylık olması gerekmektedir.Bir kedinin kuduz olması için kuduz bir canlı tarafından tırmalanması veya ısırılması gerekmektedir. Eğer kedim sürekli evimde kalacak bu sebepten dolayı kuduz aşısına gerek yok diye düşünürseniz hata yaparsınız.Yaşamınız boyunca nasıl sorunlarla karşılaşacağınızı tahmin edemeyebilirsiniz, istem dışı kedinizle dışarı çıkmak zorunda kalabilir ve kuduz virüsünü kedinizin kapmasına sebebiyet verebilirsiniz. Kedi Lösemi Aşısı Nedir?Kedi lösemi aşısı 2 aylık kedilere uygulanabilen ve her yıl tekrarlanması gereken aşılar arasında yer almaktadır. Temel görevi lösemi virüsüne karşı koruma sağlamaktadır ancak %100 lösemi koruması sağlamamaktadır. Kedi Aşı Fiyatları – 2024 Güncel Fiyat ListesiKedi aşı fiyatları sizlerinde tahmin edebileceği gibi bulunulan bölgeye göre ve veterinere göre değişiklik gösteriyor. Ancak biz sizler için kedi aşı fiyatlarını bir çok farklı kaynaktan araştırarak, ortalama 2024 güncel kedi aşı fiyatlarını aşağıda listeledik.

Silah doktoru

Kedi mamasi

2023-12-21 00:05:59